Sayman’dan ‘Euroleague’de Harika Seriler Keyif Veriyor’

Sayman’dan ‘Euroleague’de Harika Seriler Keyif Veriyor’

Turkish Airlines Eurolegue play-of serisi son derece sert ve gergin geçiyor. Real Madrid ilk Final Four biletini alırken geçen yıl hiç yenemediği Baskonia’yı bu kez süpürdü. Real Madrid derin kadrosunun yanında tecrübe ve saha avantajını da iyi kullandı. Barcelona-Olympiacos serisinden gelecek takımı bekleyen Real Madrid bu yıl da kupanın en büyük favorisi durumunda.

Fenerbahçe Beko kemik seslerinin geldiği seride avantajlı durumu yakalarken büyük emek harcadı. Fransa’daki ilk maçı kazanmanın avantajıyla geldiği İstanbul’da hem Mike James’i hem de Monaco’yu durdurmayı başardı ve 2-1 öne geçti. Nick Calathes bir Maestro gibi takımı yönetirken dün gece 13 sayı 5 asist 4 ribaund 2 top çalma ile Fenerbahçe’nin en iyi oyuncusuydu. İstediği zaman yarı sahada set hücumunu kullanan, gerektiğinde müthiş fastbreak organizasyonu yapan ve saha görüşü çok üst düzey olan bir oyun kurucu. Savunması ise mükemmele yakın. Bu da arkadaşlarını oyun içinde çok rahatlatıyor. 2. maçın ilk periyotunda Strazel tarafından biraz zorlanmasına rağmen dün Fransız oyuncuyu resmen çöpe attı. Ligin en vasat altı isimlerinden biri olan Strazel sertlik ile büyük ustayı sindireceğini sandı ama duvara çarptı. Davul bile dengi dengine !

Milli Takım sonrası düşüşe geçen Biberovic oyuna girer girmez sağdan-soldan attığı 2 üçlükle krizi bitirirken savunmada da daha gayretliydi. Biraz daha box-out ve ribaund konsantresini geliştirse daha değerli bir oyuncu olarak. Kazanılan toplarda ortaya girip başlattığı hızlı hücumlar takımı rahatlatıyor. Önceki maç çok iyi oynayan Wilbekin bu maçın ilk yarısında bir türlü ısınamadı ancak 2. yarıda ritmini buldu. İşin güzel tarafı savunmada geri adım atmaması. Mike James ile 3 maçtır yaşadığı İT DALAŞI’nda üstünlük sağladı. En önemlisi ise psikolojik üstünlüğü eline geçirmiş olması.

50 sayı ile Euroleague tarihine geçen Nigel Hayes-Davis o maçtan beri geriye gitti. Sanırım rekortmen olmak doygunluk etkisi yarattı. Takım tam istim üstündeyken 4. maçta yapacağı ekstra katkılar turu getirebilir. Aslında ekstra katkı dediğim şeyler her zaman rahatlıkla yaptığı şeyler ama form düşüklüğü onu daha gergin hale getirdi. Papagiannis dün çok çalıştı ve savaştı. Oyuna dinamizm getirdi. Saras Yunan pivotu devamlı işlemeye çalışıp kısaların içeri yardıma gelmelerini sağladı ve şutörler rahat pozisyonlar buldu. Özellikle ilk yarıda oyuna giren ve AKIL DOLU bitirişler yapıp Monaco’yu avlayan Guduric aynı zamanda top tarafından gelinen yardımlarda da arkadaşlarına boş şut pozisyonları yarattı. Yani dün gece yine Guduric kılığındaydı. Biliyorsunuz bazen Kuduric oluyor ve seyir zevki sıfıra iniyor. Konsantre olduğunda ve dik durduğunda müthiş oyuncu. Ancak bazen maç konsantresi ve inancı düşük oluyor. Bu da ikizi Kuduric’i ortaya çıkarıyor. Bu seride çok iyi oynuyor. Final-Four bileti alınırsa onun desteği çok yüksek olacak. Dorsey 8 sayı ile çıktı ama savunmada gerçekten elinden geleni yapıyor. 4. maç daha iyi hücum performansı verirse tur gelecektir.

Skora büyük katkı vermese de büyük mücadele veren Sestina savunma, ribaund ve ateşleme işlerini harika yapıyor. Son derece kalpten oynuyor ve en güzeli de bu zaten. Hiç geri adım atmıyor. Geçen yıl Telekom’da müthiş sezon geçirdiği için transfer edildi ama Itoudis 2-3 maçta sezon başında oynatıp tribüne yolladı. Saras gelince işin içine hemen soktuğu isim Sestina oldu. İki Koç arasında bakmak ve görmek farkı diyelim ! Pierre yapabileceği şeyleri iyi seviyede yaptı yine. Zaten yapabildiği iyi şeyleri zorladığı için vazgeçilmez oyuncu durumunda. Yapamadığı şeyleri zorlamıyor. 5 kısalı düzendeki katkısı çok oluyor.

Ribaundlarda 32-31 üstün olan Fenerbahçe asistlerde 22-20, top çalmada 8-5 ve top kaybında 5-10 ile avantajlıydı. Yani neredeyse tüm bölümlere Fenerbahçe el koymuştu dün gece. 3 sayılık yüzdelerde Fenerbahçe % 39 % 19 üstünlük sağladı. Monaco’nun en etkili olduğu bölüm olan 2 sayılık atışlarda bile % 64 % 61 Fenerbahçe üstündü. Fenerbahçe’nin konsantrasyon derecesini görün işte !

4. maçın son şansı olduğunu bilen Monaco bu kez çok daha tedirgin çıkacaktır maça. Bu da dış atış yüzdelerinin düşmesine neden olabilir. Genel olarak 2 sayılık atışları tercih eden Monaco’ya bu kez Fenerbahçe daha iyi savunma ile engel olabilir. Okobo, Loyd ve Diallo bu konuda çok iyiler. 2. maçta çok iyi oynayan Motiejunas  bu kez iyi savunma karşısında  3 sayılık sadece 1 pozisyonda top kullanabildi. Monaco’nun kazandığı maçta en etkili isimlerin başında yer almıştı.

Panathinaikos-Maccabi serisi stres dozu en üstteki seri olmayı sürdürüyor. 2 taraf da sürekli karşı tarafı suçlayınca tatsız hale dönüşen bir seri oldu. Dün eski Maccabi Koçu Pini Gershon’un da dışarıdan müdahalesi çok da gerekli değildi çünkü direkt olarak Ataman’ı hedef aldı. Koçlar birbirleri ile basın-medya önünde olmamalı ve işine bakmalıdır. Zaten çok gergin olan seride Maccabi yöneticileri yerine Gershon devreye girmemeliydi. İki tarafın da Baldwin ve Hernangomez gibi çok önemli oyuncuları devre dışı kaldı. Hernangomez 4. maçta da oynamayacak. Baldwin sahada olursa Maccabi büyük avantaj sağlar. Çünkü son maçta, özellikle son dakikalarda Maccabi kısaları korkunç şeyler yapıp geri düştüler. Panathinaikos umutlarını kaybettiği anda inanılmaz şeyler oldu. Kaybetmelerine rağmen son şanslarını kullanmak için savaşacaklardır. Ancak tıpkı Monaco gibi onların da elleri titreyebilir. Nunn inanılmaz oynayıp maçı geri getirdi ama bu kez Maccabi önlemi arttıracaktır. Çok çok zor bir seri bakalım son maça uzayacak mı?

Bu arada Ergin Ataman’ın ‘Final Four’a kalamazsak Panathinaikos’dan ayrılacağım’ söylemine kesinlikle katılmıyorum çünkü 6-7 yıl sefil bir görüntüde olan Yunan ekibi bu sezon Ataman ile büyük savaş verip resmen tarihine geri döndü. Sinirle söylenmiş bir cümle olduğunu umuyor ve olası elenme sonrası yeni sezon çalışmalarına başlamasını diliyorum. Yoksa Panathinaikos havasını kaybedip sıradanlaşabilir. Sakin kalmak gerek.

İspanya’da kazanıp avantajı eline geçiren Olympiacos son 3 dakikayı berbat oynayıp bitmiş maçı Barça’ya resmen hediye etti. Kısaların kötü oynadığı ve çok lüzumsuz zorlama atışlar yapmaları işi değiştirdi. Barça çok sakin kalıp Abrines’in 2 üçlüğü ile geri dönüp avantajı eline geçirdi. Tabi ki Papanikolaou gibi bir liderin yokluğu Olympiacos’u sıkıntıya soktu. 4. maçta oynarsa seri İspanya’ya taşınabilir.

Unutmadan Anadolu Efes’e de bir mesaj yollayayım. Aydın Örs döneminde alt yapıdan yetişen oyuncular ile Avrupa finali oynayan ve Türkiye liginde de hegamonya kuran Efes bunu nasıl başardığını unutmuş gibi duruyor. Melih-Salih ve Mehmet Efe, Efes’in geleceğidir. Ortalıkta yetişen oyuncu pazarı umut verir gibi durmuyor. Erdem Can bu oyuncuları Türkiye liginde epey oynatıp güvenlerini kazandırmıştı. Tomislav Koç olarak kaldığına göre bu konuda çok dikkatli olmalı. Yoksa bu çocuklara da yazık olur ve A Milli Takımın geleceği de tesadüflere bırakılır..

Naçizane….

 

 

 

SAYMAN-FOTOSPOR