Sayman’dan Bursaspor-Karşıyaka Analizi

Sayman’dan Bursaspor-Karşıyaka Analizi

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi Çeyrek Final 2. maçında bu kez Frutti Extra Bursaspor, evinde Pınar Karşıyaka’yı konuk etti.

İlk maçta Pınar Karşıyaka özellikle 2.yarıda oldukça tedirgin olup geri düşse de uzatmada kazanmayı başarıp 1-0 öne geçmişti. Bu tip eleme turlarında ev sahibi takımların kaybedip avantajını yitirme tedirginliği hep vardır. Çünkü koskoca sezonun ürününün alındığı seridir bu. Her ne kadar kadrolar iyi olsa da, insanoğlunun tedirginlik huyu hiç bitmez. Her gün peynir-ekmek gibi attığı üçlükler bu kez çemberden döner. Döndükçe tedirginlik artar. Arttıkça sinirler gerilir. Gerildikçe serbest atışlar da kaçar ve teknik fauller devreye girer. Panathinaikos-Peristeri serisi buna en güzel örnektir. İlk maçta Frutti Extra Bursaspor maç boyu inanılmaz direnç ortaya koydu çünkü kazanırsa turu evine bırakacaktı. Geride gittikleri maçta Pınar Karşıyaka’yı yakalayıp öne geçseler de uzatmaya giden maçta kaybetmişlerdi. Kadro derinliği sorunu da devreye girmiş ve Bursa ekibi şansını 2. maça bırakmıştı. Pınar Karşıyaka çember altında ve ribauntlarda etkili olduğu hiç bir maçı kolay kolay kaybetmez çünkü hücum gücü müthiş bir takım. Kimse, diğer oyuncuların kullandığı topları ve bazen 3-5 dakika eline top değmemesini problem etmez. Aslında makine intizamında sistemi oturmuş bir takım. Ufuk Sarıca’nın Karşıyaka’da olduğu nerdeyse tüm yıllarda hep övgü ve bazen korku ile bahsedilen bir takım oldu. 2015 Türkiye Ligi Şampiyonluğu ve sonrasında Avrupa’da oynanan finaller Pınar Karşıyaka’yı çok istikrarlı bir Kulüp şekline dönüştürdü. Bu sezon Avrupa’da beklediği sonucu elde edemese de Türkiye Ligine olan konsantresini hiç elden bırakmadı. Oyuncuyken de çok sert, savunmacı ve eli titremeyen yıldızlardan biri olan Sarıca, oyunculuktaki inatçı kimliğini Koçluğa da yansıtınca çok başarılı bir kariyer ortaya çıktı.

 

 

Dün sahada kusursuza yakın bir Pınar Karşıyaka vardı. Maçın başından sonuna kadar kendi Basketbolunu dikte eden, maçın temposunu ayarlayan, iç-dış dengesini bulan ve maçı kaybedeceğine dair hiç bir soru işareti yaratmayan Pınar Karşıyaka salondan alkışlarla ayrılırken Sarıca-Alimpijevic dostluğu da harika görüntüler yarattı. Bursa seyircisi maç boyunca takımının itici gücüydü ama maç sonunda Karşıyaka’yı alkışlarla uğurlarken gecenin alkışı en çok hak eden unsuru oldu. 10.000’e yakın taraftar maç boyu harika görüntüler yarattı. Hakemler için de bence çok rahat bir deplasman ortamıydı. Emin Moğulkoç’un maç konsantresi ve yönetimi kusursuzdu. Böyle agresif ve sert Basketbol oynayan 2 takımın da dengesini çok iyi buldu. Hakemlikte tabi ki anlık çalınan bazı yanlış düdükler olabiliyor ama dün tekrarlar hep Moğulkoç’u haklı çıkardı. Son 2 sezonda çok çok eleştirdiğimiz hakem performansının birden değişmesi umut vericiydi.

Frutti Extra Bursaspor sezon toplamında bence çok başarılıydı. Dar kadro, Ahmet Düverioğlu’nun sezon ortasında ayrılmasıyla daha da zor bir şekle dönüştü. Geçen yıl ki Avrupa performansı bu sene olmasa da çok şık maçlar kazandılar. Hep rakibi maç öncesi ve maçın içinde çok ürküten taraf oldular. Basketbola kattıkları değerler harikaydı. İyi bir sponsor ile iyi şeyler yapılabileceğini gösterdiler. Koç Alimpijevic çok zeki, yetenekli ve donanımlı genç bir Koç. Türk oyunculara kattığı değer mükemmeldi. Eğer ülkemize yabancı Koç gelecekse Alimpijevic gibi Koçlar gelsin, kapımız açık. Ama hiç bir şey vermeden giden Koçlardan artık sıkıldık. Kulüp yönetimlerinin daha dikkatli olması gerek.

 

 

Yarı final vizesini 2 maçta alan Pınar Karşıyaka hem dinlenebilme, hem de olası rakibini etüt için büyük avantaj sağladı. Yabancı oyuncu seçimlerinde bu yıl çok başarılı olan Sarıca ve ekibi belki de birbiri ile en uyumlu oyuncu topluluğunu yakaladı. Her oyuncu çizgisini biliyor. Türk oyuncuların katkısı oldukça yüksek. Kadro mimarisi bu sezon üst düzeyde oldu gerçekten. Eğer Telekom turu atlarsa fazla dinlenebilme şansı olmadan yarı final serisine çıkacak. Eğer Galatasaray Nef turu atlarsa yine aynı koşul gerçekleşecek ama Pınar Karşıyaka saha avantajını eline geçirecek. Büyülü Arena’da kazanmak çok zor. Bu kadar donanımlı taraftar Avrupa’da bile bir kaç tane. Maça direkt etki yapmak Basketbol kültürünü gösterir. Bu da Karşıyaka’da fazlasıyla var. Sarıca-Can ya da Sarıca-Mitrovic düelloları çok keyifli olacak. Hak eden takımın yarı finale çıkacağı ancak diğer takımın da oldukça üzüleceği bir son maç Ankara’da oynanacak. Mitrovic sonrası Galatasaray takımına moral ve inanç gelmiş. Net olarak görünüyor. Çok keyifli bir seri oynanıyor. 3 ay önce ‘Bu sezon Pınar Karşıyaka-Türk Telekom finali olursa kimse şaşırmasın’ demiştim. Pınar Karşıyaka son anda 4.olunca bu ihtimal ortadan kalksa da en azından Telekom’un tur atlamasıyla 2 takımdan biri finali oynayacak. Eğer Galatasaray Ankara’da kazanıp ardından Karşıyaka’yı eleyip finale kalırsa sarı-kırmızılılar için inanılmaz bir sezon sonu olacak. Merakla bekliyoruz tabi ki.

Dün gece maçı izlerken ‘İyi ki çocukluk dönemimde Futbol yerine Basketbolu seçmişim’ diye bir kez daha sevindim. Basketbol gerçekten çok güzel ve büyülü bir spor. Taraftarlar da bu işi güzelleştiren, yaşatan değerler.

Yarı finalist Pınar Karşıyaka’yı kutlayıp iyi şanslar diliyorum. 1987 şampiyonluğunun ölçülebilir bir değeri yok. Çünkü 10 kişinin 8 tanesi alt yapıdan yetişen oyunculardı. Bir daha hiçbir Kulüp böyle bir şeyi başaramadı. Sezonu kapatan ama çok iz bırakan Frutti Extra Bursaspor’u ayakta alkışlıyorum. Yeni sezonda yine bomba gibi Bursaspor bekliyorum.

Basketbol hayattır…